Ana içeriğe atla

Motosiklet sevdalılarını buluşturan festival


Motosiklet sevdalılarını buluşturan festival

Başta motosiklet eğitimi olmak üzere gerçekleştirdiği organizasyonlarla Türkiye'nin örnek kulüplerinden olan EMOK'un (Enduro Motosiklet Kulübü Derneği) düzenlediği 8. Türkiye Motosiklet Festivali'ne, tam bin 86 motor sevdalısı katıldı.

Kadir Ecevit ÖZOĞLU 
2002 yılından bu yana Anadolu'nun bilinmeyen coğrafyalarında gerçekleştirilen EMOK Motosiklet Festivali, bu yıl Bilecik'in Pazaryeri İlçesi Küçükelmalı Köyü'nde düzenlendi. EMOK'un yıllardır temmuzun ilk haftasında gerçekleştirdiği festivalin 8'incisine katılmak için hazırlıklara bir hafta öncesinden başladım. Bir endurocu olarak katılmayı çok istediğim organizasyonların başında bu festival geliyordu. Kampta kullanacağım çadır, tulum gibi eşyaları ve polar destekli kıyafetlerin bulunduğu çantaları motorumun arkasına keyifle yerleştirdikten sonra, festivale bir gün gecikmeli olarak katılmak üzere cuma sabahı yola koyuldum.

ŞEHİR AYARINDAN YOL AYARINA GEÇİŞ İÇİN DENİZ HAVASI
Kısa sürede Yalova feribotuna yetiştim. Feribotla kıyıdan uzaklaşırken, aklıma EMOK'un web sayfasındaki rota önerisi geldi: "İstanbul çıkışlı gezilere feribotla başlamanın bir avantajı var. Bütün o şehir patırtısını arkada bırakıp nihayet kontağı çevirebildiğinizde bile zihninizin sakinleşip yola çıkması uzun zaman alıyor. Feribotta geçen sürede zihnen ‘şehir ayarından, yol ayarına’ geçiyorsunuz. Gergin binip, gülümseyerek iniyorsunuz. Tabii alınan deniz havası, yol dostlarıyla sohbet, rota ve molalar hakkında teyitleşme fırsatı da cabası..." İşte bu güzel saptamanın etkisiyle, festivale Adapazarı üzerinden gitmek yerine, "İstanbul, Yalova, Bursa, İnegöl, Gümüşdere Köyü, Kınık Köyü ve Küçükelmalı" güzergahından gitmeyi tercih ettim.

AYNI HEDEFE DOĞRU YOL ALIYORUZFeribottan gülümseyerek indim... Bursa'ya doğru kıvrılarak ilerlemeye devam ettim. İnegöl'e kadar da hiçbir sorun yaşamadan yol aldığım için "Keşke festival daha uzak bir mesafede olsaydı" diye düşünürken, yol kenarındaki köfte lokantalarını görünce mola verdim. Hem 6 kilometre sonra anayoldan sapıp, 30 kilometre boyunca bol virajlı bir yoldan tırmanacaktım. Bu yüzden yolculuğu biraz uzatmakta fayda vardı. İnegöl köftesinin tadına bakarken; eşli, grup halinde ve benim gibi yalnız yola çıkan motorcuları, arkalarında kamp malzemeleriyle ilerlerken görünce heyecanım daha da arttı. Yüzlerce motosiklet sevdalısıyla ayrı ayrı, aynı hedefe doğru yol alıyorduk. Ve festival alanında buluşup ortak bir kültürü paylaşacaktık.


emokSERAMİĞİN DOĞAL MÜZESİ: KINIK
İnegöl'den 6 kilometre sonra Pazaryeri sapağından sapıp gerçekten tarif edildiği gibi bol virajlı yoldan, köylerin içinden geçerek ilerledim. İlk dikkatimi çeken şey, gayet düzenli görünen ahşap köy evlerinin tamamının boyalı olmasıydı. Kınık Köyü'nde ise evlerin sokağa bakan yüzünde, o evde üretilen seramikler sergileniyordu. Bulgaristan göçmeni Şakir Ağa'nın seramik için aradığı sarı renkli kaliteli killi toprağı Kınık'ta bulduğunu ve onun sayesinde bütün köyde yaygınlaşan seramik fırınları nedeniyle "ocak" diye anılan bu ahşap evlerin seramiğin doğal müzesi haline geldiğini öğrendim.

YÜZLERCE ÇADIR VE YANI BAŞINDA MOTOSİKLETLER
Kınık'ı da geçip festival alanına vardığımda kapıda gönüllü EMOK görevlilerince karşılandım. Kayıt sırasında verilen tişört, harita ve yemek kartını aldıktan sonra kamp alanına girdim. Her marka ve modelden sıra sıra dizilmiş yüzlerce motosiklet çok güzel görünüyordu. Festival alanında Petrol Ofisi, Motoplus, Ralli Alıştırmaları, KTM, Şakir Şenkalaycı ve çeşitli yemek şirketlerinin standı vardı. Ağaçların arasına doğru ilerleyince yüzlerce çadır ve yanlarında sanki meraya bırakılmış gibi duran demir atları gördüm. Kamp alanındaki motorcuların kimi hamağında tembellik yapıyor, kimi bir şeyler atıştırıyor, kimi de festival alanındaki eğlenceli yarışmaları izliyordu. Kampta sürekli bir hareketlilik yaşanıyor, bir grup sürücü Ralli Alıştırmaları ekibiyle GPS'li arazi sürüşüne giderken, bir grup ise gölete girmenin de içinde olduğu macera yarışına katılıyordu. Katılanlar kadar izleyiciler de oradan oraya koşturuyor, hiçbir etkinliği kaçırmamaya çalışıyordu. Akşamları sahne alan müzik grupları ise canlı performanslarıyla, yüzlerce kilometre uzaktan gelip ortak bir kültürü yaşamak için buluşan motor tutkunlarına eğlenceli saatler yaşatıyordu.
GPS'LE ARAZİ SÜRÜŞÜ HEYECANI
Ralli Alıştırmaları'nın (RA) kurucusu Levent Kalpakçı ile ona yardım eden ralli tutkunu Taner Eraslan ve Serkan Tekdurmaz'ın organizasyonuyla, festival boyunca gerçekleştirilen "GPS'le arazi sürüşü"ne ben de katıldım. Festival alanına bir gün önceden gelen Kalpakçı, Eraslan ve Tekdurmaz üçlüsü, yol iz olmayan yerlerden, çamurların, suların içinden ilerleyip tepeleri aşmış ve arazi sürüşüne katılacak sürücüler için zorlu bir rota çıkarmışlar. Daha önce grup halinde yol aldığımız bir Ralli Alıştırması'na katılmama rağmen, yalnız başıma araziye çıkıp GPS'le ilerleme düşüncesi beni ilk başta tedirgin etti. Ayrıca kaybolma korkusu da vardı. Ancak önceki arazi sürüşü deneyimim ve GPS'e kısa sürede alışmamla birlikte; çamurlu, engebeli yollardan, kaskıma ve motoruma çarpan ağaç dallarının arasından geçerek hedefe ulaşmanın heyecanını yaşadım. Aynı heyecan dönüş rotasında da devam etti. Arazi sürüşünden dönen katılımcıların yüzünde, zorlu bir yolculuğu başarıyla tamamlamış olmanın mutluluğu vardı.
GECE YARISI KAMPA GELİP ÇADIR KURDULAR
Cuma akşamı mesai çıkışı motoruna atlayıp gece yarısı festivale gelen motosiklet tutkunlarının karanlıkta çadır kurma çalışmaları da görülmeye değerdi. Festivalin en renkli ve hareketli günü cumartesiydi. Cumartesi sabah evlerinden çıkan katılımcılar öğle saatlerinde, öğleden sonra işyerinden çıkmayı başaranlar da akşam saatlerinde festival alanına geliyordu. Hava kararana kadar da gelenlerin arkası kesilmedi...
ALAİN SARAFYAN'DAN ÜÇÜNCÜ BİRİNCİLİK
Festivalde en çok "yavaş gitme", "yumurta taşıma" ve "macera yarışı" ilgi gördü. Yavaş gitme yarışında bütün rakiplerini eleyen Alain Sarafyan, daha önceki festivallerde elde ettiği 2 adet birinciliğe, 3'üncüsünü ekledi. Yarışmanın sonunda organizasyon komitesinin daveti kırmayan şampiyon sporcu Şakir Şenkalaycı da festival birincisi Alain Sarafyan'la mücadele etti. Motosikletleriyle adeta sabit duran iki sporcunun heyecanla izlenen mücadelesinden Alain Sarafyan galip çıktı.
PATIRTILI ŞEHRE GERİ DÖNÜŞ
Son gece geç saatlere kadar eğlenen motosiklet tutkunları, çadırlarına çekilip uyumaya başlayınca kampta derin bir sessizlik hakim oldu. Sabah 07.00'de kıpırdanmaya başlayan bazı gruplar çadırlarını söküp eşyalarını motorlarına yüklemeye koyuldu. Bu toparlanma işlemi öğlene doğru tüm kampta yayıldı. Öğleden sonra ise yüzlerce motorcunun bulunduğu kampta, aralarında benim de bulunduğum 8 motorcu dışında kimse kalmadı. Biz de kamptan ayrılan son grup olarak saat 14.30 gibi yola çıktık ve kıvrıla kıvrıla anayola indikten sonra, İstanbul'a İznik üzerinden dönmeye karar verdik. İznik'teki köfte molasının ardından yeniden kontağı çevirdik ve Yalova'dan feribota binip o geride bıraktığımız patırtılı şehrimize akşam saatlerinde vardık...
DAKAR FATİHLERİ DE FESTİVALDEYDİEMOK'UN HEM ÜYESİ HEM SPORCUSUYUZ
Kemal Merkit (Dakar Türk Takımı sporcusu)Gittikçe gelişen, büyüyen, insanları mutlu eden bir festival bu. EMOK zaten bu konuda çok titiz çalışıyor. Canı gönülden çalışan bütün ekibin emeğini atlamamak lazım, tüm EMOK üyelerine teşekkür ederim. Herkes gerçekten çok mutlu burada. Hem konserleriyle hem bütün aktiviteleriyle dört dörtlük bir festival oldu. Biz de bu festivale "DAKAR Türk takımı" olarak katıldık. EMOK her şeyi çok titiz, kurallara uygun bir şekilde ve hassas bir çalışmayla yapıyor. Ortaya çıkan şeyler de doğal olarak başarılı oluyor. Biz de destek oluyoruz çünkü aynı zamanda EMOK'un sporcusuyuz biz. Hem üyesi hem sporcusu olduğumuz için bizim için ayrı bir önem taşıyor EMOK.
İNSANLAR HOBİLERİNE DAHA FAZLA ÖNEM VERMEYE BAŞLADI
Kutlu Torunlar (Dakar Türk Takımı sporcusu)Bu festival 8 sene arka arka yapılıyorsa birtakım şeyler doğru ve ihtiyaçlara göre yapılıyor demektir. İlgi ve katılım da yüksek. Ben buraya gelmekten çok keyif aldım çünkü tabiat olarak harika bir yer. Hem kamp yapılıyor, hem eğlenceler var, hem de herkes motor keyfi yaşıyor. İnsanlar sosyal hayatlarına ve hobilerine daha çok önem vermeye başladı. Bu da zaten normali, çünkü çalışmak bir yere kadar. Yaşanması gereken bir hayatımız var. Bu açıdan bu tür etkinlikler bence ileriye dönük kapıların açılmasında çok faydalı. Gelişmekte olan bir ülkede her alanda gelişmek lazım. Herkesin hayatının tadını çıkararak yaşaması lazım. EMOK da buna bir nebze fayda sağlıyor.
BİZİ FARK ETMELERİNİ VE BİZE DEĞER VERMELERİNİ İSTİYORUZ
Ahmet Batur (EMOK Başkanı)Biz EMOK olarak özellikle eğitimli motosikletlilerin sayısının artmasını istiyoruz. Biz bu işi ciddiye alıyor, ciddi yapmak istiyoruz. Gerçekten Türkiye'deki trafiğin yüzde 10'unu kapsayan bir grubuz ve fark edilmek istiyoruz. Amacımız da bu. Her motosiklet kullanınıcısı abiniz, amcanız, halanızın kızı olabilir. Bu konuda otomobil sürücülerinin motosikletlileri fark etmelerini ve bize değer vermelerini istiyoruz.


FESTİVALE ELAZIĞ'DAN GELENLER VAR
Uğur Becerikliler (EMOK Başkan Yardımcısı)
Festivali 2 senedir burada yapıyoruz. Festivallerde amaç başka şehirlerin kültürlerini tanımak. Tamamen amatör bir festival, keyif almak için buradayız. Sponsorların verdiği hediyeleri yarışmalarda dağıtıyoruz. İstanbul, Ankara, Eskişehir ve Elazığ'dan gelenler var. Geçen yıl İngiliz katılımcılar vardı, Yunanistan ve Bulgaristan'dan gelenler oldu. Geçen yıl 1000 katılımcımız vardı. Hepsinin de ismi var. Aynı yerde en fazla 2 kez festival gerçekleştiriyoruz. Maksimum yaptığımız Kütahya Frig Vadisi'ydi, 3 kez festival düzenledik.
MOTOSİKLET, EŞİMLE TANIŞMAMIZI VE EVLENMEMİZİ SAĞLADI
Rıza Karaağaçlı (Tiyatro oyuncusu ve seslendirme sanatçısı)
Motosiklette 13 yıllık bir tecrübeye sahibim. İleri sürüş eğitimliyim. Yaklaşık 450 bin kilometrelik yol deneyimim var. Son derece zevkli, eğlenceli, okonomik, hobi niyetine ama aynı zamanda bir vasıta olarak da kullanabileceğiniz çok rahat bir ulaşım aracı. Hemen her yıl festivale geldim. Motosiklet yaşam tarzımız oldu. Aynı zamanda hayatımızı değiştirdi. Motosiklet eşimle tanışmamızı ve evlenmemizi sağladı.
Başak Karaağaçlı (Motorbike Dergisi Yazarı, Türkiye Supermoto 2'ncisi)Motosikletle paylaşacağımız en güzel şey doğayla iç içe olmak. Ben bir kadın sürücü olarak, hem keyif almak hem de kadın sürücüleri teşvik etmek amacıyla yarışmaya katıldım. Türkiye Supermoto Şampiyonası'nda 2'nciliğim var. Ailemi kandırmayı başarıp scooter'la motosiklet dünyasına adım atmıştım. Yavaş yavaş öğrenmeye başladıktan sonra 250 cc ile devam ettim. 2-3 yıl sonra da 600 cc'lik Fazer aldım. Şimdi ise aile olduğumuz için eşimle birlikte 1300 cc'lik motorumuzu kullanıyoruz. Şehir içinde biraz ağır oluyor ama motosiklet sevdamı devam ettirebiliyorum.

MOTORDAN MAKSİMUM KEYİF ALMAYA ÇALIŞIRIM
Çiğdem Tatlısert (Halkla İlişkiler, Türkiye Supermoto Şampiyonu) 
Motosiklet güzel bir uğraş. İnsanın kendisini rahat hissettiği, hem ulaşım, hem heyecan hem mutluluk veren bir araç. Sanki bütün dünyayı çok rahat gezebilecekmişsiniz hissi veriyor. Evime işime, her yere motosikletle gidiyorum. Bana göre motorda bir amaç yok. Zaten ben motordan maksimum keyif almaya bakarım. Uzun yolda bile benim için etrafı gözlemleyerek keyif almak, farklı yollardan motorumla gidebiliyor olmak bana en büyük hazzı veren şeylerden biri. 10 yıllık motorcu olarak Türkiye Motosiklet Federasyonu'nun düzenlediği Türkiye Supermoto Şampiyonası'na katıldım ve sezonu birincilikle tamamladım.
YA BİR TARAFIMI
KIRIYORUM, YA KUPA ALIYORUM
Alain Sarafyan (İşletmeci)
1992'den beri motora biniyorum o zamanlar babamın 1953 model BMW'si vardı. Oradan 2000'e kadar o motorla gezdim, biraz yavaştı. 2000'de Honda Africa'yı aldım ve yurtiçi seyahatlere başladım. O zaman tam enduro kulüp kurulmuştu. Güzel bir grup çıktı ortaya Aladağlar, Kazdağları, orası burası derken ben bir baktım acayip doğayı seviyormuşum... Sonra yarışlara katıldım. Genelde yarıştığım klasmanlarda hep 1-2 ya da 3'üncü oluyorum. Hiç boş dönmüyorum. Ya bir tarafımı kırıyorum, ya bir kupa alıyorum.
RALLİ ADINDAN KORKAN İNSANLARA, GPS'LE ARAZİDE SÜRÜŞ EĞİTİMİ VERDİK
Levent Kalpakçı (Ralli Alıştırmaları'nın kurucusu)
Festival bizim için oldukça verimli oldu. Farklı şehirlerden, farklı kulüplerden gelen insanlarla tanışma şansı elde ettik. Daha önce Ralli Alıştırmaları adından korkan insanlara GPS'le arazide sürüş eğitimi verdik. Bunun korkulacak bir şey olmadığını gösterme şansı bulduk. Pek çok insanı arazide sürüş konusunda bir miktar eğitme şansı bulduğumuz için bunun yayılımı konusunda da bir avantaj elde ettik. Katılımcılar ilk başta başta çekinerek korkarak geldiler ama sonrasında herkes mutluydu. Ufak tefek düşmeler oldu ama memnun olmayan insan olmadı. Festival olmasa birçok insan Ralli Alıştırmaları'nı göremeyecekti.
FESTİVAL HAYATIMIN BİR PARÇASI OLDU
Taner Eraslan (EMOK Eski Yönetim Kurulu Üyesi - Ralli Alıştırmaları)
Kurucuları arasında sayılabileceğim EMOK'un düzenlediği festivallerin tümüne katılan biri olarak diyebilirim ki, festival hep hayatımın bir parçası oldu. Gün oldu eşya taşıdım, gün oldu hamakta sallananları izledim. Gün oldu katılımcıları gezdirdim, gün oldu kendim gezdim. Gün oldu kulübün web sitesini yaptım. Gün oldu yapanları eleştirdim. Öyle ya da böyle festival hep hayatımda yer aldı, ben de festivalin bir yerlerinde yer aldım her zaman. Ama bu sefer tam göbeğindeydim festivalin. Çünkü bu kez Ralli Alıştırmaları'nın standındaydım ve standımız festival alanının tam ortasındaydı. Dolu dolu bir dört gün geçirdik. Festivale gelen binden fazla kişiye oranlarsak az olmakla birikte iki elin parmaklarından fazla sayıda kişiyi; hayatlarında ilk kez toprak yollarla, çamurlu patikalarla, su geçişleriyle, taşlı inişlerle tanıştırıp birazcık olsun bu işin zevkini tattırabildiysek ne mutlu bize...

FESTİVALE 7 YAŞINDAKİ OĞLUYLA KATILDI
Serkan Öztürk (29) Eskişehir (İşçi)Yıllardır motosiklet kullanıyorum. Korumasız motosiklete binmem, 7 yaşındaki oğlum Erkan'ı da bindirmem. Dizliği, dirsekliği ve kaskı var. Elimden geldiğince koruyucu kıyafetleri giyiyoruz. Bu sene oğlumla gelmek istedim. Şimdi birlikte çadır kuracağız.




RAKAMLARLA FESTİVAL
EMOK Yönetim Kurulu Üyeleri festivale bin 86 motosikletseverin katıldığını açıkladı ancak katılımın daha fazla olduğu belirtiliyor. Özellikle cumartesi akşam üzeri gelen onlarca katılımcının kayıt yaptırmadıkları için son rakamlara eklenmedikleri ifade ediliyor.
Rakamlarla festival:
Festivale katılan kişi sayısı: 1086
Erkek katılımcı: 887 (% 81.71)
Kadın katılımcı: 199 (% 18.29)
En fazla katılım İstanbul'dan
İstanbul 322 kişi
Eskişehir 220
Ankara 149
Bursa 112
İzmir 66
Kütahya 62
Diğer iller 155


                FESTİVALDEN FOTOĞRAFLAR




























Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

mondial 125 MG Classic

Teknik Özellikler 1. Motor : Tek Silindir, Dört Zamanlı 2. Silindir Hacmi (cm³) : 124 3. Silindir Çapı ve Strok (mm) : 56.50x49.50 4. Sıkıştırma Oranı : 9.0±0.1 : 1 5. Max. Tork : 9.2 Nm at 7500 min 6. Max. Güç : 8.0 kw at 8500 min 7. Max. Hız (km/h) : 90 8. Rölanti : 1500±100 min 9. Şanzıman : Manuel / 5 Vites 10. İlk Vites Oranı : 2.769 11. Son Vites Oranı : 0.960 12. Çalıştırma Metodu : Elden ve Ayaktan Marşlı 13. Soğutma Tipi : Hava Soğutma 14. Yağlama Tipi : Yağ Pompası 15. Ateşleme Tipi : CDI 16. Debriyaj Tipi : Islak Tip / Çoklu Plaka 17. Fren Tipi (Ön/Arka) : Kampana / Kampana 18. Frenleme Metodu (Ön/Arka) : El ile / Ayak ile 19. Lastik (Ön/Arka) : 2.50x18 / 3.00x18 20. Yakıt Tankı Kapasitesi (L) : 10±0.3 21. Ağırlık (Kg) : 97 22. Max Yükleme Kapasitesi (Kg) : 151 23. Boyutlar U-G-Y (mm) : 1930x760x1020 24. Dingil Mesafesi (mm) : 1245 Fotoğraf Galerisi

Mz Kullanıcıları / Bilgi Paylaşım Başlığı

Mz Kullanıcıları / Bilgi Paylaşım Başlığı MZ 251 - 301  Arkadaşlar sitede mz sahibi arkadaşlar varsa burda görüşlerimizi bilgilerimizi kısacası motorla ilgili paylaşımları yapmak için herkesi bekliyorum. resimde eklerseniz birbirimizi daha iii tanırız..... Hadi mz ciler........Bu başlık altında bilgilerimizi toplayalım.... Silindir adedi : 1 Motor Hacmi: 243 cc Motor Gücü : 21 Hp Depo hacmi : 18 lt Sıkıştırma : 10.5 : 1 Tork : 27.4 Nm/2.8 kgm Vites Oranları 1 Vİtes :3 2. Vites :1.865 3.Vites : 1.333 4. Vites :1.048 5. Vites :0.087 Besleme : 12 V 5-9 Ah Yakıt tüketim : 4 lt /100 km 0 - 100 Hızlanma : 7.8 sn Boş ağırlık : 153 kg Dolu Ağırlık : 330 kg [IMG] [/IMG] Bu da başkası 1990 model 10 yıldır bende. Anlaşılan en son sahibiyim...... [IMG]URL=http://imageshack.us] [/URL][/IMG] Bu da MZ lerin şanzumanı.....En verimli olduğu vitesler (arası uzayan) 3 ve 4. vites..... Bu MZ lerin ateşleme sistemi....Platin, meksefe, bu kutunun içinde.....

falcon sport 100 lüx

Motor Tipi Tek Silindir - 4 Zamanlı, Hava Soğutmalı Hacim 97.8 cc Max. Güç 9000 d/d - 7 kw - 9.4 Hp Max. Hız 90 Km/h Vites 5 Vitesli Manuel Ateşleme CDI / Elektrikli Marş / Kick-Start Akü 12V / 7 Ah Yakıt Tankı 11 Litre Yakıt Sarfiyatı 1.8 L / 100 Km Ağırlık 98 Kg Max. Yük 160 Kg Uzunluk 1950 mm Genişlik 750 mm Yükseklik 1070 mm Frenler Ön, Arka Kampana Lastik Ölçüleri Ön, 2.50 - 18 • Arka, 2.75 - 18